Aile Konutu Nedir? – Kapsamlı Hukuki Rehber (2025)

Giriş: Ailenin Güvencesi Olan Aile Konutu

Evlilik birliğinin en temel unsurlarından biri olan “yuva” kavramı, hukukumuzda “aile konutu” olarak özel bir koruma altına alınmıştır. Eşlerin ve çocukların barınma ihtiyaçlarını karşılayan, ailenin sosyal yaşamının merkezi olan aile konutu, 2002 yılında yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu ile özel bir statüye kavuşmuştur. Bu özel statü, aile birliğinin devamı süresince eşlerden birinin keyfi kararlarıyla diğer eşi ve çocukları konutsuz bırakmasını engellemeyi amaçlar.

Günümüzde aile konutuna ilişkin uyuşmazlıklar, özellikle boşanma süreçlerinde sıkça karşımıza çıkmaktadır. Hangi konutun aile konutu sayılacağı, aile konutu üzerindeki hakların nasıl korunacağı, evlilik birliğinin sona ermesi durumunda aile konutunun akıbeti gibi konular, hem vatandaşlar hem de hukukçular için önem arz etmektedir.

Aile Konutu Nedir? Hangi Koşullarda Bir Konut “Aile Konutu” Sayılır?

Aile Konutunun Tanımı

Türk Medeni Kanunu’nda aile konutunun açık bir tanımı yapılmamıştır. Ancak Yargıtay kararları ve hukuk doktrini ışığında aile konutu, “eşlerin birlikte seçtikleri, ailenin yaşam faaliyetlerini yoğunlaştırdığı, ailenin sürekli kullanımına özgülenmiş konut” olarak tanımlanabilir.

Medeni Kanun’un 194. maddesi, aile konutunu düzenleyen temel hükümdür:

“Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.”

Aile Konutu Sayılma Kriterleri

Bir konutun aile konutu olarak kabul edilebilmesi için şu kriterlerin varlığı aranır:

  1. Süreklilik: Konutun aile tarafından düzenli ve sürekli kullanılması gerekir. Tatil evleri, yazlıklar veya geçici konaklama yerleri kural olarak aile konutu sayılmaz.
  2. Ortak Yaşam Merkezi Olma: Eşlerin ve varsa çocukların temel yaşam faaliyetlerinin yoğunlaştığı yer olmalıdır.
  3. Tek Olma: Bir ailenin kural olarak tek bir aile konutu olabilir. Ancak Yargıtay kararlarında, istisnai durumlarda birden fazla konutun aile konutu olarak kabul edilebileceği belirtilmiştir.
  4. Fiili Kullanım: Tapu kaydında kimin adına kayıtlı olduğuna bakılmaksızın, fiilen aile tarafından kullanılan konut aile konutu sayılır.

Yargıtay kararlarında belirtildiği üzere: “Aile konutu, eşlerin bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdiği, yaşantısına buna göre yön verdiği, acı ve tatlı günleri içinde yaşadığı, anılarla dolu bir alandır.”

Aile Konutunun Hukuki Koruma Altına Alınması: Şerh İşlemi

Aile Konutu Şerhi Nedir?

Aile konutunu özel olarak korumak amacıyla, tapu kütüğüne “aile konutu şerhi” konulabilir. Bu şerh, konutun maliki olan eşin, diğer eşin rızası olmadan konut üzerinde tasarrufta bulunmasını engeller.

Türk Medeni Kanunu’nun 194/3 maddesine göre: “Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir.”

Aile Konutu Şerhi Nasıl Konulur?

Aile konutu şerhi için izlenecek süreç şu şekildedir:

  1. Başvuru: Eşlerden biri veya vekil tayin ettiği avukatı, aile konutunun bulunduğu yerdeki Tapu Müdürlüğü’ne başvurur.
  2. Gerekli Belgeler:
  • Kimlik belgesi
  • Evlilik cüzdanı veya evlilik kayıt örneği
  • Konutun aile konutu olduğunu kanıtlayan belgeler (elektrik, su, doğalgaz faturaları, ikametgâh belgesi vb.)
  • Tapu kaydının örneği
  1. İnceleme ve Karar: Tapu müdürlüğü, belgeleri inceleyerek şerh talebini değerlendirir ve uygun görürse şerhi tapu kütüğüne işler.

Aile konutu şerhinin konulabilmesi için eşler arasında evlilik birliğinin devam ediyor olması ve taşınmazın aile konutu niteliğini koruyor olması şarttır.

Aile Konutu Şerhinin Etkileri

Aile konutu şerhinin başlıca hukuki etkileri şunlardır:

  1. Satış Yasağı: Malik eş, diğer eşin açık rızası olmadan aile konutunu satamaz.
  2. İpotek Yasağı: Malik eş, diğer eşin açık rızası olmadan aile konutunu ipotek edemez veya üzerinde sınırlı ayni hak tesis edemez.
  3. Kira Sözleşmesinin Feshi: Konut kiralanmışsa, kira sözleşmesinin feshi de diğer eşin rızasına bağlıdır.
  4. Üçüncü Kişilere Karşı Etkisi: Aile konutu şerhi, üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilir. Yani şerhe rağmen yapılan satış işlemleri geçersiz sayılabilir.

Boşanma Durumunda Aile Konutu

Boşanma Sürecinde Aile Konutunun Kullanımı

Boşanma davası sırasında, hâkim geçici önlem olarak eşlerden birinin aile konutunda kalmasına karar verebilir. Bu karar genellikle çocukların velayeti, eşlerin ekonomik durumu ve konutun mülkiyet durumu dikkate alınarak verilir.

Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesine göre: “Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır.”

Boşanma Sonrası Aile Konutu

Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte, aile konutu üzerindeki koruma da kural olarak sona erer. Ancak Türk Medeni Kanunu’nun 254. maddesi, belirli koşullar altında aile konutunun sağ kalan veya boşanan eşe özgülenmesine imkân tanır:

“Eşine ev eşyası veya konut üzerinde mülkiyet veya intifa yahut oturma hakkı tanınması yoluyla kalacak yer ihtiyacının giderilmesi, haklı sebepler varsa reddolunabilir.”

Yargıtay bir kararında: “Boşanma durumunda, çocukların velayeti kendisine bırakılan eşin, diğer koşullar da uygunsa aile konutundan yararlanmaya devam etmesi çocukların yararına olacaktır.” şeklinde hüküm kurmuştur.

Aile Konutu ve Sağ Kalan Eş

Eşin Ölümü Durumunda Aile Konutu

Eşlerden birinin ölümü halinde, sağ kalan eş aile konutu üzerinde belirli haklara sahip olabilir. Türk Medeni Kanunu’nun 652. maddesi bu konuyu düzenlemektedir:

“Eşlerden birinin ölümü halinde, tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa, sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir.”

Sağ Kalan Eşin Aile Konutu Üzerindeki Hakları

Medeni Kanun’un 652. maddesi uyarınca, sağ kalan eş şu haklara sahiptir:

  1. Mülkiyet Hakkı: Sağ kalan eş, aile konutu üzerinde kendisine miras payına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir.
  2. İntifa Hakkı: Mülkiyet hakkı yerine intifa hakkı da talep edebilir.
  3. Oturma Hakkı: Haklı sebeplerin varlığı halinde, mülkiyet veya intifa hakkı yerine oturma hakkı tanınabilir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2017/7134 E., 2019/3673 K. sayılı kararında: “Sağ kalan eşin aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı istemesi, diğer mirasçıların haklarını ihlal ettiği durumlarda, hâkim tarafından intifa veya oturma hakkı tanınması yoluna gidilebilir.”

Aile Konutunun Korunmasına Yönelik Diğer Düzenlemeler

Aile Konutunun Hacizden Korunması

İcra ve İflas Kanunu’nun 82/12 maddesi uyarınca, borçlunun haline münasip evi hacizden muaf tutulmuştur. Bu hüküm, aile konutunun belli koşullar altında hacizden korunmasını sağlar.

Borçlunun sosyal ve ekonomik durumuna uygun nitelikteki aile konutu, İİK’nın 82/12 maddesi kapsamında hacizden istisna edilebilir.

Aile Konutu ve Mal Rejimleri

Aile konutunun korunması, eşler arasındaki mal rejiminden bağımsız olarak uygulanır. Yani yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi, mal ayrılığı rejimi veya diğer mal rejimlerinden hangisi geçerli olursa olsun, aile konutu özel olarak korunur.

Aile konutu şerhi, eşler arasındaki mal rejiminden bağımsız olarak, evlilik birliğinin devamı süresince konutun maliki olmayan eşe konut üzerinde tasarruf yetkisi vermez, sadece malik olan eşin tasarruf yetkisini sınırlar.

Aile Konutu ile İlgili Sık Sorulan Sorular

Kiralık Konut Aile Konutu Olabilir mi?

Evet, kiralanan bir konut da aile konutu olabilir. Malik eş olma şartı aranmaz. Kiralık konutun aile konutu olarak belirlenmesi durumunda, kiracı eş diğer eşin rızası olmadan kira sözleşmesini feshedemez.

Aile konutu üzerinde ayni hak sahibi olmayan, kiracı konumundaki eşin, diğer eşin açık rızası olmadan kira sözleşmesini feshetmesi mümkün değildir.

Aile Konutu Şerhi Ne Zamana Kadar Geçerlidir?

Aile konutu şerhi, evlilik birliğinin devamı süresince geçerlidir. Boşanma kararının kesinleşmesi veya eşlerden birinin ölümü halinde, aile konutu şerhi kural olarak kendiliğinden kalkmaz, terkin edilmesi gerekir.

Boşanma kararının kesinleşmesi ile aile konutu şerhinin dayanağı olan evlilik birliği sona erdiğinden, şerhin kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.

Birden Fazla Konut Aile Konutu Olabilir mi?

Kural olarak bir ailenin tek bir aile konutu olabilir. Ancak istisnai durumlarda, ailenin yaşam düzeni dikkate alınarak birden fazla konutun aile konutu olarak kabul edilebileceği Yargıtay kararlarında belirtilmiştir.

Ailenin yaşam düzeninin birden fazla konutta sürdürülmesi ve her iki konutun da sürekli kullanılması halinde, istisnai olarak birden fazla aile konutunun varlığı kabul edilebilir.

Aile Konutu Şerhini Kim Kaldırabilir?

Aile konutu şerhinin kaldırılması için eşlerin birlikte başvurması gerekir. Boşanma kararının kesinleşmesi halinde, eşlerden biri tek başına şerhin kaldırılmasını talep edebilir.

Aile konutu şerhinin kaldırılması için eşlerin birlikte talepte bulunması asıldır. Ancak boşanma kararının kesinleşmesi halinde, evlilik birliği sona erdiğinden, eşlerden birinin tek başına yaptığı talep üzerine şerhin kaldırılmasına karar verilebilir.

Aile Konutuna İlişkin Yasal Düzenlemeler ve Yargıtay Kararları

Türk Medeni Kanunu’ndaki Düzenlemeler

Aile konutunu düzenleyen temel yasal hükümler şunlardır:

  1. TMK Madde 194: Aile konutu üzerindeki tasarruf yetkisini sınırlar.
  2. TMK Madde 240: Sağ kalan eşe aile konutu üzerinde hak tanır.
  3. TMK Madde 254: Boşanma halinde aile konutunun özgülenmesini düzenler.
  4. TMK Madde 652: Sağ kalan eşin aile konutu üzerindeki haklarını düzenler.

Önemli Yargıtay Kararlarından Alıntılar

  1. “Aile konutu şerhinin konulabilmesi için eşler arasında resmi evliliğin bulunması zorunludur. Fiili ayrılık aile konutu şerhinin konulmasına engel teşkil etmez.”
  2. “Aile konutunun satışı için diğer eşin rızasının alınmamış olması, satış işleminin geçersizliğine yol açar.”
  3. “Aile konutu niteliğindeki taşınmazın, malik eş tarafından diğer eşin açık rızası olmadan satışı geçersizdir. Bu geçersizlik, aile konutu şerhi konulmamış olsa bile ileri sürülebilir.”
  4. “Aile konutu üzerindeki ipotek, diğer eşin rızası olmadan tesis edilmişse geçersizdir.”

Aile Konutu Koruma Davası: Vatandaşların Hakları ve Yapması Gerekenler

Aile Konutu Şerhinin Konulması İçin Yapılması Gerekenler

  1. Konutun aile konutu olduğunu gösteren belgelerin (elektrik, su, doğalgaz faturaları, ikametgâh belgesi vb.) temin edilmesi
  2. Evlilik cüzdanı veya evlilik kayıt örneği
  3. Tapu kaydının örneği
  4. Tapu Müdürlüğü’ne başvuru

Aile Konutu Koruma Davası

Eğer malik eş, diğer eşin rızası olmadan aile konutunu satmış veya üzerinde tasarrufta bulunmuşsa, diğer eş tarafından “aile konutu koruma davası” açılabilir. Bu dava, işlemin iptali ve konutun eski hale getirilmesi amacını taşır.

Aile konutu üzerinde hak sahibi olan eşin, diğer eşin rızası olmadan yaptığı tasarruf işleminin iptali için açılan davada, rıza alınmaması işlemin iptali için yeterli sebeptir.

Dava Süreci ve İzlenecek Adımlar

  1. Avukata Danışma: Konuyla ilgili bir avukata danışılması, hukuki sürecin doğru yönetilmesi açısından önemlidir.
  2. Dava Dilekçesi Hazırlama: Aile konutu koruma davası için dava dilekçesi hazırlanır.
  3. Delillerin Toplanması: Konutun aile konutu olduğunu gösteren tüm belgeler toplanır.
  4. Dava Açma: Dava, aile mahkemesinde açılır. Aile mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk mahkemesi görevlidir.
  5. Yargılama Süreci: Mahkeme, tarafları dinler, delilleri değerlendirir ve gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırır.
  6. Karar: Mahkeme, konutun aile konutu olduğu kanaatine varırsa, yapılan tasarruf işleminin iptaline karar verebilir.

Aile Konutu ve Günlük Hayattan Pratik Örnekler

Örnek 1: Rızasız Satış

A ve B evli bir çifttir. A’nın üzerine kayıtlı olan ve birlikte yaşadıkları ev, ailenin tek evidir. A, B’nin rızasını almadan evi C’ye satar. B, bu satışın iptalini talep edebilir. Yargıtay içtihatları, aile konutu şerhi konulmamış olsa bile, konutun aile konutu niteliğinin ispatlanması halinde, diğer eşin rızası olmadan yapılan satışın geçersiz olduğunu kabul etmektedir.

Örnek 2: Kiralık Aile Konutu

D ve E evli bir çifttir ve kiralık bir evde yaşamaktadırlar. Kira sözleşmesi D adınadır. D, E’nin bilgisi ve rızası olmadan ev sahibine kira sözleşmesini feshettiğini bildirir. Bu durumda E, konutun aile konutu olduğunu belirterek, kira sözleşmesinin feshinin geçersiz olduğunu ileri sürebilir.

Örnek 3: Boşanma ve Aile Konutu

F ve H boşanma aşamasındadır ve ortak bir çocukları vardır. Aile konutu F’nin üzerine kayıtlıdır. Boşanma davası sırasında hâkim, çocuğun velayetini H’ye verir ve aile konutunda H ve çocuğun oturmasına karar verebilir. Boşanma sonrasında da, çocuğun yararı gözetilerek, belirli bir süre H’nin aile konutunda oturmasına karar verilebilir.

Sonuç

Aile konutu, evlilik birliğinin en temel unsurlarından biri olan barınma ihtiyacını güvence altına alan, ailenin korunmasını amaçlayan özel bir hukuki statüye sahiptir. Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi ve ilgili diğer hükümler, aile konutunun malik eşin tek taraflı işlemleriyle elden çıkarılmasını engellemekte, böylece diğer eş ve çocukların barınma haklarını korumaktadır.

Aile konutu şerhi, bu korumanın tapu kütüğüne işlenmesini sağlayarak, üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilecek bir güvence oluşturmaktadır. Vatandaşların bu haktan yararlanabilmeleri için, evlilik birliğinin başlangıcında veya devamı sırasında aile konutu şerhinin konulması için gerekli başvuruları yapmaları önem taşımaktadır.

Boşanma veya eşlerden birinin ölümü gibi evlilik birliğinin sona erdiği durumlarda da, aile konutu üzerindeki haklar belirli koşullar altında devam edebilmektedir. Özellikle çocukların varlığı, hâkimin takdir yetkisini aile konutunun korunması yönünde kullanmasına etki edebilmektedir.

Sonuç olarak, aile konutu kavramı, modern aile hukukunun temel kurumlarından biri olarak, ailenin korunması ilkesinin somut bir yansımasıdır. Vatandaşların bu konudaki haklarını bilmeleri ve gerektiğinde hukuki yollara başvurmaları, hem kendilerinin hem de aile bireylerinin hukuki güvenliğini sağlayacaktır.

Kaynakça

  1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu
  2. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu
  3. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin kararları
  4. Dural, M., Öğüz, T. & Gümüş, M. A. (2019). Türk Özel Hukuku Cilt III: Aile Hukuku. İstanbul: Filiz Kitabevi.
  5. Kılıçoğlu, A. M. (2019). Aile Hukuku. Ankara: Turhan Kitabevi.
  6. Öztan, B. (2015). Aile Hukuku. Ankara: Turhan Kitabevi.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top