Boşanma Davalarında Kusur Değerlendirmesi ve İstinaf İncelemesinin Kapsamı: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı Analizi

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, eşlerin boşanma davalarında istinaf dilekçesinde yer alan istinaf sebeplerinin incelemenin kapsamını belirlemede önemli olduğunu, ancak boşanma davalarında tek bir kusur belirlemesi yapılması gerektiğini ve bunun boşanmanın tüm sonuçları için geçerli olacağını vurgulamıştır.

Olay ve Tarafların İddiaları

Davacı-Karşı Davalı Erkeğin İddiaları

Davacı erkek, 2016 yılında evlendiklerini, ortak çocuklarının olmadığını, düğünde takılan ziynet eşyalarının tümünün eşi tarafından kendi banka kasasına konulduğunu, düğün masraflarının kendisi tarafından karşılandığını ve eşinin haklı bir sebep olmadan ortak evi terk ettiğini iddia ederek boşanma ve tazminat talep etmiştir.

Davalı-Karşı Davacı Kadının İddiaları ve Karşı Davası

Davalı kadın ise boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kusurlu olduğunu, kendisine kusur atfedilemeyeceğini savunmuştur. Erkek eşin ilgisiz davrandığını, sık sık eve geç geldiğini, evliliği sürdürmek istemediğini açıkça söylediğini, kişisel eşyalarını alarak evi terk ettiğini ve evin su ve doğalgazını kestirdiğini belirterek karşı dava açmıştır. Kadın, ayrıca 1.500 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 100.000 TL maddi ve 100.000 TL manevi tazminat talep etmiştir.

Birleşen Bağımsız Tedbir Nafakası Davası

Kadın tarafından ayrıca açılan bağımsız tedbir nafakası davasında, erkeğin evliliğin ikinci ayından itibaren eve geç gelmeye başladığı, eşine karşı ilgisiz davrandığı ve birlik görevlerini yerine getirmediği iddia edilerek 1.200 TL tedbir nafakası talep edilmiştir.

Mahkeme Süreçlerinin Detaylı İncelemesi

İlk Derece Mahkemesi Kararı

Denizli 2. Aile Mahkemesi, erkek eşin düğünde takılan altınları eşinin rızası olmadan ailesine verdiği, ortak evin ihtiyaçlarını karşılamadığı ve ailesinin etkisi altında kaldığı; kadın eşin ise aile içi mahrem konuları ailesine açtığı gerekçeleriyle erkek eşi ağır, kadın eşi ise az kusurlu bulmuştur. Mahkeme, her iki boşanma davasının ve birleşen bağımsız tedbir nafakası davasının kabulüne, kadın yararına 550 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 25.000 TL maddi tazminata hükmetmiş, ancak erkeğin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı gerekçesiyle manevi tazminat talebini reddetmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi Kararı

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, ilk derece mahkemesince kadına yüklenen kusurlu davranışların tarafların barışmalarından önce gerçekleşmiş olması nedeniyle affedilmiş sayılacağını, erkeğe yüklenen evin doğalgaz ve suyunu kestiği iddiasının da kanıtlanamadığını belirtmiştir. Ancak kadın tarafından “erkeğin kabul edilen boşanma davası ve kadına yüklenen kusurlu davranışlar yönünden” hükmün istinaf edilmediğini, bu nedenle ilk derece mahkemesince kadına yüklenen kusurlu davranışların kesinleştiğini ifade etmiştir. Sonuç olarak, eşlerin eşit kusurlu olduklarına ve eşit kusurlu eş yararına maddi tazminat hükmedilemeyeceğine karar vererek, kadın yararına hükmedilen maddi tazminatı kaldırmıştır.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Bozma Kararı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, Bölge Adliye Mahkemesi’nin istinaf kanun yolu değerlendirmesini her iki davadaki kusur yönünden incelemeden, tarafları eşit kusurlu hale getirerek kadının maddi tazminat talebinin reddine karar verdiğini, oysa kadın tarafından ilk derece mahkemesi kararının her iki davadaki kusur yönünden istinaf edildiği halde eksik inceleme yapılarak hüküm tesis edildiğini belirterek kararı bozmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi Direnme Kararı

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağını, kadın eşe yüklenen hafif kusurun istinaf konusu yapılmadığını belirterek direnme kararı vermiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, istinaf kanun yolu incelemesi ve kapsamı hakkında detaylı açıklamalarda bulunduktan sonra, davalı-karşı davacı vekilinin istinaf dilekçesini incelemiş ve kadın eşin özellikle manevi tazminat talebinin reddi yönünden karara itiraz ettiğini, erkek eşin ağır kusurlu olduğunu kabul ettiği gibi bu kusurlu davranışların kadının kişilik haklarını zedelediğini ileri sürdüğünü tespit etmiştir.

Hukuk Genel Kurulu, boşanma davalarında tek bir kusur belirlemesi yapılmasının zorunlu olduğunu şu sözlerle ifade etmiştir:

“Taraflar arasında boşanma kararı verilecek tek bir evlilik olduğu, yasal süresi içerisinde ileri sürülmek kaydıyla ister asıl davada ister birleşen veya karşı davada ileri sürülmüş olsun dayanılan tüm delillerin birlikte toplanıp değerlendirilmesi sonucunda tek bir kusur belirlemesinin yapılması gerektiği, fer’î talepler yönünden de belirlenen kusur durumu dikkate alınarak tek bir hüküm kurulmasının boşanma davalarında bir zorunluluk olduğu…”

Bu nedenle, Bölge Adliye Mahkemesi’nin zaten ağır kusurlu kabul edilen erkek eşi, kabul edilen boşanma davası ve kadına yüklenen kusurlu davranışlara itiraz edilmediği gerekçesiyle eşit kusurlu hale getirmesinin doğru olmadığına karar vermiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun Temel Gerekçesi

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, tarafların kusurlu davranışlarına ilişkin tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi ve buna bağlı olarak boşanmanın fer’î niteliğindeki talepler hakkında karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda şu ifadeye yer verilmiştir:

“Hâl böyle olunca bölge adliye mahkemesince yapılacak olan iş; tarafların kusurlu davranışlarına ilişkin tüm deliller birlikte değerlendirilerek tarafların kusur durumunun belirlenmesi ve bu belirlemeye bağlı olarak boşanmanın fer’î niteliğinde bulunan talepler hakkında karar vermekten ibarettir.”

Bu gerekçeyle, Hukuk Genel Kurulu, Bölge Adliye Mahkemesi’nin direnme kararını bozmuştur.

Sonuç ve Değerlendirme

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun bu kararı, boşanma davalarında istinaf incelemesinin kapsamı ve kusur belirlemesi konusunda önemli bir içtihat niteliğindedir. Karar, şu önemli hususları vurgulamaktadır:

  1. İstinaf incelemesi, dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olmakla birlikte, boşanma davalarında “tek bir kusur belirlemesi” yapılması zorunludur.
  2. Taraflar arasında boşanma kararı verilecek tek bir evlilik olduğundan, tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekir.
  3. Boşanmanın fer’î niteliğindeki talepler (nafaka, tazminat vb.) hakkında, belirlenen kusur durumuna göre karar verilmelidir.
  4. İstinaf dilekçesinde yer alan istinaf sebepleri, bölge adliye mahkemesince yapılacak incelemenin sınırlarını çizmektedir, ancak bu sınırlar boşanma davalarının özel niteliğine uygun yorumlanmalıdır.

Bu karar, boşanma davalarında istinaf kanun yolu incelemesi yapılırken, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerin dar yorumlanmaması gerektiğini, özellikle karşılıklı boşanma davalarında tek bir kusur belirlemesi yapılmasının zorunlu olduğunu ortaya koymaktadır.

Kaynakça

  • Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, E. 2020/677, K. 2022/1466, T. 09.11.2022
  • 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu
  • 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu
  • 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun
  • Ali Cem Budak; İlamat Torbası İstinaf Mahkemesi Karar İncelemeleri, Ekim 2020

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top