Çocuğun Velayeti Kararlarında Çocuğun Görüşünün Alınma Usulü: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı İncelemesi

Kararın Özeti

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, boşanma davalarında idrak çağındaki çocuğun velâyet düzenlemesinde görüşünün uzman tarafından alınmasının yeterli olduğuna, ayrıca hâkim huzurunda dinlenmesine gerek bulunmadığına hükmetmiştir.

Dava Özeti ve Tarafların İddiaları

Davacının Talepleri

Davacı eş, 2004 yılında evlendikleri davalı eşin evlilik birliği görevlerini yerine getirmediğini, psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, sadakatsiz davranışlar sergilediğini ileri sürerek boşanma davası açmıştır. Davacı, ortak çocuğun velâyetinin kendisine verilmesini, çocuk için aylık 1.000 TL tedbir-iştirak nafakası, kendisi için 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakası, 50.000 TL maddi ve 100.000 TL manevi tazminat ile düğünde takılan ziynet eşyalarının iadesini talep etmiştir.

Davalının Cevabı

Davalı eş ise, evlilik boyunca kusurlu davranışının bulunmadığını, davacının aşırı kıskanç, evine ve eşine karşı ilgisiz olduğunu, hakaret ve beddua içerikli söylemlerde bulunduğunu iddia ederek karşı dava dilekçesi sunmuştur. Davalı, velâyetin kendisine verilmesini ve 500 TL iştirak nafakası talep etmiştir.

Mahkeme Süreçlerinin Detaylı İncelemesi

İlk Derece Mahkemesi Kararı

Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesi, tarafların 2004 yılında evlendiklerini, bu evlilikten 2005 doğumlu bir çocuklarının olduğunu, erkeğin birlik görevlerini ihmal ettiğini ve sadakat ilkesine aykırı davrandığını tespit etmiştir. Mahkeme, erkeğin tam kusurlu olduğuna kanaat getirerek:

  • Tarafların boşanmalarına,
  • Ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine,
  • Çocuk yararına 1.000 TL iştirak nafakası ödenmesine,
  • Davacı kadın yararına 25.000 TL maddi ve 25.000 TL manevi tazminat ödenmesine,
  • Ziynet eşyalarının iadesine, mümkün olmaması halinde 12.575 TL bedelin ödenmesine karar vermiştir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Bozma Kararı

Taraf vekillerinin temyizi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi aşağıdaki gerekçelerle kararı bozmuştur:

  1. Davalının “birlik görevlerini ihmal ettiği” iddiasının kanıtlanamadığı, ancak diğer kusurlu davranışlarıyla tam kusurlu olduğunun anlaşıldığı,
  2. Ziynet eşyaları konusunda davalının kabul ettiği 25 adet çeyrek altın ve 1.300 TL nakit para dışındaki taleplerin reddedilmesi gerektiği,
  3. İdrak çağındaki çocuğun, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi gereğince hâkim tarafından bizzat dinlenmesi gerektiği.

Direnme Kararı

Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesi, ziynet eşyaları hakkındaki bozma kararına uymuş, ancak çocuğun dinlenmesi konusundaki bozma kararına direnmiştir. Mahkeme, çocuğun duruşmada dinlenmesinin psikolojisi üzerinde olumsuz etki oluşturabileceğini düşünerek uzman tarafından görüşünün alındığını, çocuğun uzman raporunda “annesi ile birlikte yaşamaktan mutlu olduğunu ve annesi ile birlikte kalmak istediğini” ifade ettiğini belirtmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı

Direnme kararının temyizi üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu uyuşmazlığı, “idrak çağındaki çocuğun uzman tarafından görüşünün alınmasının velâyet düzenlemesinde yeterli olup olmadığı” noktasında değerlendirmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun Temel Gerekçesi

Hukuk Genel Kurulu, çocuğun görüşünün alınması konusundaki temel gerekçesini şu şekilde açıklamıştır:

“Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi kapsamında çocuğun ifadesinin mahkeme huzurunda alınmasının bir gereklilik olduğunu söylemek mümkün değildir. Önemli olan, ayırt etme gücüne sahip olan çocuğun kendi yararı için nasıl bir karar verebileceği hususunda uygun ortam ve koşullarda görüşünü ifade etmesine imkân tanınmasıdır.”

Kurul, çocuğun pedagog tarafından alınan beyanının yeterli olduğunu, tekrar tekrar aynı konu hakkında konuşmaya zorlamanın çocuk üzerinde psikolojik baskı oluşturacağını ve bunun çocuğun üstün yararına aykırı olacağını vurgulamıştır.

Hukuki Dayanak ve İlgili Kanun Maddeleri

Hukuk Genel Kurulu kararının dayandığı temel kanun maddeleri şunlardır:

  1. Türk Medeni Kanunu’nun 337, 340, 342 ve 346. maddeleri: Velâyetin kapsamı ve ana-babanın yükümlülükleri hakkında hükümler içerir.
  2. Türk Medeni Kanunu’nun 339. maddesinin 3. fıkrası: “Ana ve baba, olgunluğu ölçüsünde çocuğa hayatını düzenleme olanağı tanırlar; önemli konularda olabildiğince onun düşüncesini göz önünde tutarlar.”
  3. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi: Çocuğun görüşlerini serbestçe ifade etme hakkını ve adli süreçlerde doğrudan veya bir temsilci yoluyla dinlenilme fırsatını düzenler.
  4. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri: Çocuğun bilgilendirilme ve görüşünü ifade etme haklarını düzenler.
  5. Anayasa’nın 90. maddesi: Usulüne göre onaylanmış uluslararası sözleşmelerin kanun hükmünde olduğunu ve temel haklar konusunda uyuşmazlık halinde uluslararası sözleşmelerin esas alınacağını belirtir.

Sonuç ve Hukuki Çıkarımlar

Bu karar, boşanma davalarında velâyet düzenlemesi yapılırken idrak çağındaki çocuğun görüşünün alınması konusunda önemli ilkeler ortaya koymaktadır:

  1. Çocuğun görüşünün alınması zorunludur, ancak bu görüşün mutlaka mahkeme huzurunda alınması şart değildir.
  2. Çocuğun görüşü uzman pedagoglar, psikologlar, sosyal çalışmacılar gibi profesyoneller tarafından alınabilir.
  3. Çocuğun üstün yararı ilkesi gereği, çocuğun kendini güvende hissedeceği, özgürce konuşabileceği ortamda görüşünün alınması esastır.
  4. Çocuğun aynı konuda defalarca beyanının alınması, psikolojik baskı oluşturabileceğinden kaçınılmalıdır.
  5. Hâkim, çocuğun ifade ettiği görüşleri karar verirken dikkate almak zorundadır.

Bu karar, Türk aile hukukunda çocuğun görüşünün alınması ve çocuğun üstün yararının korunması ilkelerinin uygulanması açısından emsal niteliğindedir. Velâyet davalarında, çocuğun yaşı ve olgunluk düzeyine uygun olarak görüşünün alınması ve bu görüşlerin kararlara yansıtılması, çocuğun kişiliğine saygı gösterilmesinin bir gereğidir.

Kaynakça

  1. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, E. 2019/96, K. 2022/571, T. 19.04.2022.
  2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu.
  3. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi.
  4. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi.
  5. Grassinger, Gülçin Elçin: “Çocuğun Menfaati Gereği Görüşünün Alınmaması Gereken Durumlar”, Rona Serozan’a Armağan, C. I, İstanbul 2010.
  6. Özdemir, Saibe Oktay: “Boşanma Davalarında Çocuklara İlişkin Kararlar Bakımından Çocuğun Dinlenme Hakkı”, Prof Dr. Hüseyin Hatemi’ye Armağan, C. II.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top